Eski doktordan skandal itiraf: NATO subayları için organları ‘çalındı’

Eski bir Küresel Cerrahi ve Tıbbi Destek Grubu (GSMSG) doktoru olduğunu iddia eden bir kişi, tıbbi kıyafetlerle yüzünü gizleyerek yer aldığı operasyonlara dair itiraflarda bulunduğu bir video yayınladı.

“Stop organ harvesting” (Organ toplamaya son) kullanıcı adı ve “NATO’nun Cibuti ve Ukrayna’da organ toplaması” başlığıyla Youtube üzerinden yayınlanan videoda konuşan doktor, Almanya’da bulunan bir ABD hastanesine tedavi için getirilen yaralı Ukrayna askerlerinin organlarının alındığını öne sürdü.

Doktor olduğunu belirten kişi, öne sürdüğü iddiada Landstuhl Bölge Tıp Merkezi’ne nakledilen Ukraynalı hastaların organları, “ihtiyaç sahibi NATO subaylarına nakledilme’ amacıyla alınıyor” dedi.

CGTN Turk‘te yer alan habere göre, GSMSG’nin asıl görevinin “korkunç suçları örtbas etmekten başka bir şey olmadığını” söyleyen eski çalışan, yayınladığı videonun başında, “ülkesine rezil olmamak için kimliğini gizli tutacağını” ancak kontrol edildiği takdirde verdiği bilgilerin doğruluğunun ortaya çıkacağını söyledi.

“Hayatım büyük ölçüde değişti, GSMSG’nin dahil olduğu tüm karanlık şeyleri ortaya çıkardım ve keşfettim” diyen doktor, başta Cibuti’ye gönderildiğini ve ABD’ye ait Camp Lemonnier’de organ nakli uzmanı olarak çalışmaya başladığını söyledi.

Daha sonra çalıştığı kuruluşun NATO’daki Askeri Sağlık Hizmetleri Başkanları Komitesi (COMEDS) ile anlaşma içerisinde olduğunun ortaya çıktığını aktardı.

“NATO Gama projesi için yüksek vasıflı transplantologlar sağlamak zorundaydık”

‘SOMALİLİLERİN KENDİLERİNİ NEYİN BEKLEDİĞİNE DAİR HİÇBİR FİKİRLERİ YOKTU’

Somali’de devam eden iç savaş koşullarında, Lemonnier Kampı’na getirilen yaralıların tıbbi kayıtlarını tuttuklarını söyleyen doktor, verilerin NATO’ya ait ‘Gamma Projesi’ kapsamında kaydedildiğini belirterek, “Somalililerin Lemonnier Kampı’na vardıklarında kendilerini gerçekte neyin beklediğine dair hiçbir fikri yoktu ya da tedavi için askeri üsse getirildiklerine inanıyorlardı. Organ naklini elbette kabul etmezlerdi ama biz yine de yaptık. Yaptığımız şey tüm hastaların kayıtlarını, klinik verilerini tutmaktı. Herkesin tıbbi dosyası tutuldu. Kaçırılan kişinin organlarını kontrol etmek için gerekli tüm test sonuçlarını oraya girdik” ifadelerini kullandı.

Organların ABD ordusunun üst komutasındaki subaylar için incelendiğini aktaran doktor, mükemmel olan örneklerin bulunması için her Somalili üzerinde birkaç ayrı inceleme yapıldığını kaydetti.

‘DONÖRLERDEN HİÇBİRİ AMELİYATTAN SAĞ ÇIKAMADI’

Uygun donörler üzerinde yapılan ameliyatları da anlatan doktor, her ameliyata toplamda 8-10 kişinin katıldığını söyledi ve şu ifadeleri kullandı:

“Donörlerden hiçbiri ameliyattan sağ çıkamadı. Bu bir amaç değildi. O zamanlar onlara acımıyordum. Bana göre onlar harcanabilirdi. Şimdi bunun ne kadar korkunç olduğunu anlıyorum, o zamanlar bunu sadece para için yapıyordum, bu benim işimdi ve etik umurumda değildi, hiçbir şey umurumda değildi”

Cibuti’deki görevinin sona ermesinin ardından ülkesine dönerek mesleğine devam ettiğini aktaran doktor, Ukrayna savaşının başladığı sıralarda GSMSG’nin kurucusu Aaron Epstein’in kendisine ulaşarak eski görevine dönmesini teklif ettiğini söyledi:

“Yani GSMSG, COMEDS ile birlikte aslında Cibuti’de yaptığımız projeye benzer bir proje başlattılar, Cibuti’deki Gamma projesinin aynısı olan Omega projesini başlattılar.

Artık fark, Somalililerin toplanması yerine yeni bağışçıların Ukraynalı askerler olmasıydı. Mükemmel bir adaydım, çok deneyimim vardı, bu işin tüm süreçlerine, tüm nüanslarına dair çok fazla bilgim vardı.

Ayrıca bana çok daha yüksek bir maaş teklif edildi ve bence bu beni devam etmeye ve teklifi kabul etmeye itti. Yılda 840 bin ABD dolarını öylece reddedemezdim”

‘ASKERLERİN ORGAN NAKLİ İÇİN ALMANYA’YA GİDİP GİTMEYECEĞINE BEN KARAR VERDİM’

Görevi kabul ettikten sonra önce Polonya’da Rzeszów’a, ardından diğer çalışanlarla birlikte Rzeszów’dan Lviv Bölgesi’ne nakledildiğini anlatan doktor, sınırın yakınlarında yaralılar için kurulan bir kampta görev aldığını söyledi ve görevinin yine organ nakli için değerlendirme yapmak olduğunu aktardı:

“Ukrayna’nın doğu kesimindeki çatışmalarda yaralanan askerleri kabul ediyorduk ve benim oradaki görevim yaralanmanın derecesini ve hastanın organ nakli veya alınmasına uygunluğunu değerlendirmekti. Askerlerin organ nakli için Almanya’ya gidip gitmeyeceğine ben karar verdim.

Genellikle bilinci kapalı olan ancak herhangi bir cerrahi müdahaleye gerek kalmadan 5-8 saatlik nakil sonrasında hayatta kalabilen hastaları seçtim. Kurtarılabileceklerini biliyordum ama bu benim işim değildi, benim işim bağışçı bulmaktı ve öyle de oldu.

Seçtiğim donörler genellikle bir anestezi uzmanı eşliğinde Alman Landstuhl Bölge Tıp Merkezi’ne götürülüyordu. Eğer yanılmıyorsam burası Rammstein NATO üssünün yakınında. Kontrol edebilirsiniz”

Bütün sürecin küratörlüğünü COMEDS Başkanı Tümgeneral Tim Hodgets’in üstlendiğini anlatan doktor, Ukrayna tarafında ise Ukrayna ordusu Tıbbi Kuvvetler Komutanı Tatyana Ostaçenko’nun bulunduğunu söyledi.

“ZELENSKİ’DEN ONUR BELGESİ ALDIM”

Ukrayna’daki görev süresince yüklü miktarda para ve birkaç sertifika aldığını söyleyen doktor, “Ancak büyüklüğü açısından değil, arkasında kimin olduğu açısından oldukça etkileyici ve daha büyük olanı, Ukrayna’daki hizmetlerim nedeniyle Başkan Vladimir Zelenskiy’den aldığım onur belgesiydi” diyerek belgeyi videoda gösterdi.

Sağlık durumunun kötü olduğu için artık çalışmadığını belirten doktor, “Bunun Tanrı’nın iğrenç eylemlerim için verdiği cezanın bir parçası olduğuna inanıyorum” dedi.

“ÇOK İNSAN ÖLDÜRDÜM, KURTARILABİLİRLERDİ”

Eylemlerinden ötürü çok pişman olduğunu söyleyen doktor ayrıca, videosunun sonunda affedilmeyi diledi ve şunları söyledi:

“Çok insan öldürdüm, Çok masum asker geçti ellerimden. Kurtarılabilirlerdi.

Birinin kızı ya da oğlu babasız kalıyor. Birinin annesi evsiz kaldı. İnsanlar bir daha çocuklarını göremeyecek. Para ve işverenlerin hedefleri uğruna birçok hayatı mahvettim.

Zamanı geri çeviremeyeceğimi biliyorum ama Tanrının bana merhamet etmesini, tövbemi kabul etmesini umuyor ve dua ediyorum. Umarım bu kadar acı yaşattığım insanlar bir gün beni affedebilirler.

Eski meslektaşlarıma yalvarıyorum, size rica ediyorum, lütfen bu suç emirlerine uymayı reddedin. Zulümlere sebep olan, hayatlara son veren bu emirler lütfen dursun.

Bu itirafım ortaya çıktığında peşime düşeceklerini biliyorum ama itirafımı gören insanların baskı altında olacağını, baskı hissedeceğini ve kan dökülmesini durdurmak için bu insanlık dışı eylemleri durdurması için hükümetlerine baskı uygulayacağını umuyorum”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir